İlaç dünyasında yapay zekânın en kritik kullanımlarından biri klinik deneyler ve gerçek dünya verisi üzerinde şekilleniyor; bu yarışta AstraZeneca, ölçek ve entegrasyon seviyesiyle öne çıkan oyunculardan biri. Şirket, 2025 itibarıyla 887 hastanede 660 binden fazla hastayı kapsayan AI destekli klinik çalışma altyapısını devreye almış durumda; amaç, hasta taramasından protokol tasarımına, güvenlik izleminden regülasyon dosyalarına kadar süreci uçtan uca hızlandırmak.
AstraZeneca, 2030’a kadar 20 yeni ilacı pazara sunma ve 80 milyar dolar gelir hedefini desteklemek için generatif AI’ı klinik zincirin farklı halkalarına yerleştiriyor. Klinik araştırma haberlerine göre şirket; çalışma protokolü tasarlamak, uygun hastaları bulmak, yan etki sinyallerini gerçek zamanlı taramak ve regülatörlerle yapılacak yazışma/talepleri hazırlamak için AI tabanlı sistemler kullanıyor.
Rakiplerinden farklı olarak AstraZeneca, agresif satın almalardan ziyade ortaklık modeli tercih ediyor. Hindistan ve Güneydoğu Asya’da göğüs görüntüleme AI’ı geliştiren Qure.ai, bölgesel sağlık otoriteleri ve ulusal sağlık sistemleriyle birlikte çalışarak altyapı açığının olduğu bölgelerde AI klinik denemeler yürütüyor. Bu yaklaşım, hem regülatör nezdinde güven inşa ediyor hem de AI’ın “gerçek sağlık sistemlerinde” işe yaradığını göstermeyi hedefliyor.
Sonuçta AstraZeneca, AI yarışını sadece yeni molekül keşfi üzerinden değil, klinik süreçlerin yeniden tasarımıüzerinden kurgulayan şirketlerden biri. Bu da onu, en riskli ve en regüle alanlarda bile AI’ı ölçekli şekilde devreye alabilen birkaç büyük oyuncudan biri hâline getiriyor.



